Harika Bir Seslendirmenin Anahtarı: ‘Ne İstediğini Bilmek’
Harika bir seslendirmenin anahtarı, ne istediğinizi bilmenizdir. Çünkü önemli olan, düşünceden çok ne istediğinizdir. Bu durum satış psikolojisinde temel bir unsurdur.
Radyoların ortaya çıkışından bu yana, ticari ürün seslendirmeleri hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Seslendirmelerin fiziksel olarak kaydedilmesiyle ilgili süreçler, teknikler ve ekipmanlar değişmiş olabilir; ancak ürün satışıyla ilgili prensipler değişmedi.
Ne İstediğini Bilmek
Bu süreçte değişmeyen tek şey; bir seslendirme sanatçısından harika bir sesin nasıl alınacağıdır.
Tartışmaya kapalı olan bir şey vardır ki, o da; ne istediğini bilmektir. Eğer bilmiyorsanız, seslendirme sanatçınızın yapabileceği çok fazla bir şey yoktur. Emin olun ki, en yetenekli profesyonel seslendirme sanatçıları bile zihin okuyan kişiler değillerdir.
Eğer;
Bu iletişimin sonunda da doğal olarak projede sorun olacaktır.
Seçtiğiniz seslendirme sanatçısıyla ilk temasa geçmeden önce kendinize sormanız gereken iki soru var. Birincisi;
Projenizin amacını/ hedefini açık bir şekilde tanımladınız mı?
Bu durum oldukça önemli. Neden mi?
Projenizin asıl amacını bilmenizle birlikte sanatçı da sizin hedefleriniz doğrultusunda eş zamanlı olarak ilerleyebilmelidir. Projenizin doğru şekilde ilerleyebilmesi için; hız, üslup, yöntem gibi noktalarda seslendirme sanatçınızı yönlendirmelisiniz. Çünkü; proje size ait ve projedeki hedefleri en iyi siz biliyorsunuz. Bunu dile getirecek kişinin yani seslendirme sanatçısının da; doğru ve etkili bir seslendirme yapabilmesi için bu ufak ama bir o kadar da önemi çok büyük olan nüansları bilmesi gerekir.
Ama siz seslendirmene, hedeflerinizle ilgili hiçbir bilgilendirme yapmazsanız büyük sıkıntılar çıkabilir.
Nasıl mı?
İsterseniz bir örnek üzerinden açıklayalım;
Diyelim ki projenize yönelik seslendirme metniniz hazır. Seslendirme sanatçısını seçip, ardından metni yüklediniz ve projeyi başlattınız. Hiçbir uyarı, hiçbir not yazmadınız! Bu durumda seslendirmen kendi kendine bir kayıt yaptı ve size gönderdi. Siz bu sesi dinlediğinizde; sesin projenize uygun olmadığını, bazı kelimelerin yanlış okunduğunu, istenilen tempoda veya hızda okunmadığını farkettiniz. Bu durumda beklentilerinizi ve gereken açıklamaları yazdınız, revizyon istediniz. Bu gibi durumlar proje süresinin uzamasına sebep olur. Bu durum can sıkıcı olabilir.
Beklenti ve sonuç arasındaki mesafe önemlidir. Bu nedenle ufacık bir bilgilendirme eksikliğinin bile dezavantajını görebilirsiniz. Siz, hiçbir bilgi paylaşımı yapmazsanız; bir seslendirmenin profesyonelliği ya da yaratıcılığı size ve projenize katkı sağlamaz.
Eğer ki ‘ben ne istemediğimi biliyorum’ düşüncesine sahipseniz; bu düşünce şekli yanlış olmasa da, yine de hedefinize ulaşmanız zaman açısından uzun olacaktır.
İkinci soru ise;
Hedef kitlenizi net bir şekilde tanımlayıp, doğru sesi seçtiniz mi?
Birçok müşteri, ne tür bir ses istediklerine veya seslendirmenin erkek mi kadın mı olmasına karar veremiyor. Size bu durum karmaşık gelebilir; fakat her şey sizin tercihlerinize ve seslendirmeni yönlendirmenize bağlı! Projenizin başarılı olabilmesi için, ultra hassasiyetle çalışmanız gerekiyor.
Küresel olarak reklamcılık sektöründe sürekli bir şeyler değişiyor. Önceden derinden gelen erkek sesleri otoriter ve hoş sesler olarak görülüp, çok fazla tercih ediliyordu. Çünkü o dönemlerde güçlü ses önemliydi. Bu tarz seslerin insanların kulaklarında yer edeceği ve çok satış yaptıracağı düşünüldüğü için daha çok tercih edilmesine neden oluyordu. Ayrıca yine aynı dönemde kadın sesleri de her zaman ev ortamında kullanılan seslerdi. Ama günümüzde bu durum tamamen değişti. Artık tüketiciler duyuru mesajı tarzında şeyleri dinlemek istemiyor. Bunun sebebi seslendirmenin kadın ya da erkek olması değil! Bu cinsiyetten ziyade ‘mesaj’ ile ilgilidir.
Ses Seçimi
Hedef kitlenizi belirlemek ve tüketicilerin ilgisini çeken bir sesi seçmek; bir ses kaydının ilgi çekmesini sağlamanın ve satışlarınızı arttırmanızın tek yoludur. Günümüzde özellikle Y kuşağı, çoğunlukla online platformda gezinmektedir. Ve onların dikkatini çekebilmeniz için sizin sadece beş saniyeniz var. Çünkü online platformda çok fazla içerik mevcut ve bu da Y kuşağının her şeyi çok hızlı bir şekilde tüketim nesnesi haline getirip, tüketmesine sebep oluyor. Bu nedenle de mesajınızı kısa ve öz biçimde oluşturmalı; hedef kitlenize yönelik duygu aktarımını sağlayabilecek seslendirme sanatçınızı seçmeli ve seslendirmene doğru bilgilendirmeleri yapıp, projenizi başlatmalısınız.
Unutmayın! Harika bir sesin anahtarı, ne istediğinizi bilmenizdir.
VoiceBros olarak bizde size başarılar dileriz…