Seslendirmede Yayın Kalitesi Nedir ve Neden Önemlidir?

Ses, insan kulağının algıladığı titreşimlerden oluşan akustik bir enerjidir. Başka bir tanımla ses, insan kulağında işitme duyusunu uyaran, titreşim yapan bir kaynağın hava basıncında oluşturduğu dalgalanmalarla oluşan fiziksel bir olaydır (Çelik, A. 2009).

Yayıncılık denildiğine her zaman aklımıza ilk gelen Radyo ve TV yayıncılığı olmuştur. Yayıncılığın ilk basamağını oluşturan radyo, yapısı gereği ses teknolojisiyle iç içe geçmiş bir durumdadır.  Oysa uzun yıllar TV yayıncılığında, ağırlıklı olarak daha çok görüntü teknolojisine önem verilmesiyle beraber ses teknolojisi geri planda kalmıştır. Oysaki ses teknolojisi, bilenşenleri hakkında bilgi toparlanıp ustalıkla kullanıldığında, TV yayıncılığıyla beraber görsel etkiyi de arttırarak daha etkili bir yayın gerçekleştirilmesine olanak sağlanmaktadır.  Sesin estetik açıdan niteliğini yükseltmek, izleyicinin ya da dinleyicinin dikkatini yayına çekebilir, yayının ikna ve inandırma gücünü arttırabilir.

Ses boyutu oluşturulurken kullanılan sistemlerin özelliklerinin kullanıcı tarafından iyi bilinmesi gerekir. Yayınlanan sesin kalitesi ve netliği dikkat çekecek düzeyde olmalıdır. Yapılan seslendirme kaydının iyi bir şekilde kullanılabilmesi için sesin oluşumunu olumsuz etkileyen etmenlerin ortadan kaldırılması gerekir. Unutmayın, sesin anlaşılırlığını kaybetmesine sebep olan etmenlerin en başında gürültü vardır.

Stüdyo ortamında gürültü, akustik problemlerden ya da sistemlerin hatalı kullanımından kaynaklanabilen, rahatsızlık veren istenmeyen sesler olarak tanımlanabilir. Bu nedenle stüdyoda kayda başlamadan önce gürültüyü oluşturan şeyler varsa onların saptanması ve önlenmesi gerekir. Gürültü kaynakları sadece stüdyonun içinden olacak diye bir şey de yok! Aksine stüdyonun konumu da önemlidir.  Neden mi? İşte cevabı; kayıt alınan stüdyo bir havaalanına yakın olabilir ve bizler alınan ses kayıtlarında uçakların iniş/kalkışlarını da duyabiliriz.

Sesin sağlıklı ve temiz bir şekilde yayınlanması için kayıt stüdyosunun akustiği, kullanılan mikrofonun kalitesi, kullanılan referans hoparlörlerinin kalitesi, mikserlerin doğru kullanılması, ses proseslerinin doğru ayarlanması, tercih edilen kayıt tekniği, seslendirmenin bilgi ve tecrübesi fazlasıyla önemlidir. Bu etkenlere dikkat edildiğinde elde edilen ses ve görüntü birleştirildiğinde izleyici üzerinde daha etkili ve anlamlı olacaktır.

Bir seslendirme sanatçısından aldığınız sesin ‘yayın kalitesinde’ olup olmadığını öğrenmek istiyorsanız, kaydı dinlerken kendinize şu soruları sorun:

• Ses net mi? Yoksa boğuk ve belirsiz mi?
• Arka planda elektrik vızıltısı veya tıslama var mı? Ortam gürültüsüz mü?
• Ses kaydını dinlediğinizde; yankılanma var mı? Seslendirme sanatçısının onu yankılanan bir yerde kaydettiğini düşündürüyor mu?
• Herhangi bir bozulma var mı?
• Kayıt sorunsuz bir şekilde akıyor mu?
• Seslendirme sanatçısının nefesleri giderdiği düzenleme noktalarını duyabiliyor musunuz?
• Kayıttaki ses seviyesi yeterince yüksek mi yoksa sesi açmanız gerekiyor mu?
• Dinlemek güzel mi?

‘Dinlemesi güzel’ size gülünç derecede öznel görünse de, bu önemli bir ayrımdır.

Basitçe söylemek gerekirse, dinleyicileriniz sesi çok iyi duyamıyorsa veya dinlemek rahatsız ediciyse, mesajınızla etkileşime girmezler. Eğer bir ürün veya hizmet satma işindeyseniz, olabilecek en kötü şey budur.

Yapılan araştırmalara göre ses kalitesi düşükse, insanların %33’ünün saniyeler içinde videoyu terk ettiği öne sürülüyor. Bu nedenle harika sesin gücünü küçümsemeyin. Projenizde seslendirme kısmı zayıfsa şirketinizin mesajının ve marka sesinin etkisini kaybedeceğini unutmayın. Hedef kitleniz ve mevcut müşterileriniz böyle bir durumda rakiplerinizden ihtiyaçlarını aramaya başlayacaklar. Böylece ilgisiz ve profesyonelce görünmediğiniz için marka imajınız darbe alacak.

Online seslendirme platformu VoiceBros’u tercih ederek; birçok farklı dil ve lehçeyi konuşan 1000’lerce ses sanatçısına, daha önce hiç olmadığı kadar hızlı ulaşarak markanıza değer katacak olan seslendirme sanatçısını seçebilirsiniz.